Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 1618 Sayılı Türkiye Seyahat Acentaları Kanunu’nu değiştirme kararı almasının ardından Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Bakanlık ve sektör temsilcileri arasında büyük bir tartışma başlamıştı.
İlginizi çekebilir: TÜRSAB’ın tekeline son! Turizmci bakan oyun kurallarını yeniden belirliyor
Konuyla ilgili dün TÜRSAB bir açıklama yaparken bugün de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da çıktığı Bloomberg HT televizyonunda açıklamalarda bulundu. Kendisine kanunla ilgili gelen soru hakkında görüşlerini bildiren Bakan aşağıdaki ifadeleri kullandı:
Bahsi geçen 1618 sayılı kanun, 52 yıllık bir kanun. O günün şartlarında, o günün çalışma yöntemlerine göre çıkarılmış bir kanun. Dönemin Bakanlığı muhtemelen elindeki insan kaynağını yeterli görmediği için belgelendirme ve izin süreçlerini bu birliğe yönlendirmiş. Normalde nasıl ki on binlerce otelin ve konutun belgelendirmelerini biz yapıyorsak seyahat acentelerinde de bu şekilde olmalı.
“Dünyada böyle bir uygulama yok”
Dünyada baktığınız zaman böyle bir uygulama yok. Yetkilerin bakanlıkta olması gerekir. Aynı şekilde dünyanın hiçbir yerinde bütün sektör temsilcilerinin üye olmasının zorunlu kılındığı böyle tekil bir oluşum bulunmuyor. Turizmde dünyada ilk 5’in içerisinde olan bir ülkenin hiçbir yerde olmayan bir uygulamayla devam etmemesi gerekiyor.
Örneğin, turizm acentalarının pazarda en büyük pay sahibi olduğu Almanya’da turizmcilerin kurdukları birliklerin arasındaki rekabet önemseniyor ve işletmelerin istedikleri birliklere üye olmasına izin veriliyor.
“TÜRSAB’ın topladığı kaynaklar günümüzde batmış olan şirketlere aktarılmış”
TÜRSAB’ın bu tekelciliğinde farklı belgeler adı altında birçok kaynak toplanmaya başlanmış. Milyar bazına gelen kaynaklar toplanıyor. Alt şirketler kurulmuş ve toplanan kaynaklar bu alt şirketlere aktarılmış. Bu şirketlerin de tamamı şu anda iflas etmiş durumda. Vakıf kurup üye olacaklara buralara bağış zorunluluğu getirilmiş. Bu tekil yapı özünde üyelerine zarar veren bir hale gelmiş.
Fiziki belge zorunluğu devam ediyor. Dijitalleşen dünyada üyeleri kendine bağımlı hale getirmek için bu sisteme devam ediliyor. Seyahat otobüsleri polis ve jandarma tarafından durdurulup bu belgeler kontrol ediliyor.
“Sizin göreviniz holding haline gelmek değil”
Sonuç olarak biz artık üyelerden alınan ücretleri 4’te 1’e indirmek istiyoruz. Çünkü zaten toplanan büyük meblağlar amacı dışında kullanılıyor. Kurduğunuz şirketlere aktarıyorsunuz ve bu şirketlerin tamamı batmış durumda. Sizin göreviniz holding haline gelmek değil.
Sektörü temsilcileri de zaten birlik içerisinde kendi birliklerini kurmuş gibiler ve bu düzenlemenin bir an önce yürürlüğe girmesini istiyorlar. Benim amacım bu iş dünyada nasıl işliyorsa bizde de öyle işlemesini sağlamak. Yasal düzenleme ise Meclis tarafından yapılan düzenleme olacak.
(BD)