“Ormanlarımızın vahşice yok edilmek istenmesi kötülük eylemidir”

Tüm semavi dinlerde insanlığa aynı mesajlar verilmiştir ‘’Sev-Çalma-Yalan Söyleme-Öldürme-Haksızlık Etme-Zina Etme-İyilik Yap-Yardım Et ‘’.

İnsanoğlu (Adem), yaratıldığı ilk günden günümüze kadar çok büyük ve ileri medeniyetler oluşturmuştur.

Kutsal kitaplar ve mitler aracılığı ile bilebildiğimiz en ileri ve eski uygarlıklar  ‘’Mu ve Atlantis’’ uygarlığıdır. Kuranı Kerim’de bu uygarlıklar bize, ‘’Ad ve Semum ‘’ kavimi olarak bildirilirler. Güç ve kuvvet olarak bizden daha ileri ve üstün (bilim-teknoloji) oldukları, fakat azmaları sebebiyle helak oldukları anlatılır.

Tarihi mitlerde ‘’Mu‘’ uygarlığının, ileri derce de manyetik ve kozmik güç kullanımı ile ‘’Agartha‘’ (iyi) ve ’’Şambala‘’ ( kötü) büyücülerin savaşı sonucu oluşan büyük manyetik bir patlama ile uygarlıklarının son bulduğu bildirilir. ‘’Atlantis’’ uygarlığında da benzeri bir manyetik savaş yaşanmış ve bu ileri uygarlık medeniyetide büyük bir depremle son bulmuştur. Mu ve Atlantis’ten ayrılan kadim insiye bilginleri, ‘’Sümer, Mısır, Aztek, İnka ve Babil‘’  uygarlıklarını oluşturmuşlardır.

Bu uygarlıkların ortak özellikleri; ileri derecede astroloji bilimi, dünyanın manyetik güç merkezi ve kozmik bilgileri ile maddenin moleküler yapısı hakkındaki çok gelişmiş bilgi düzeyleridir. Tüm bu ileri medeniyetlerin hepsi yok olmuş, geriye sadece mitler, efsaneler, duvar yazıları kalmıştır. Her bir medeniyete iyi ve kötü savaşı yaşanmıştır. Esasen insanoğlu tabiatı gereği kontrol edilemez bir varlıktır. Kontrolden çıkan, nefsinin sonsuz heva ve isteklerine kapılan insanoğlu tüm canlı formlarını yok etmiştir.

Allah (Tanrı) insanın yazılım programını yaratırken, hem iyilik hem de kötülük yapabilme iradesini kullanabilmesini istemiş; böylece hard diskine ruh, akıl ve vicdan donanımlarını da eklemiştir.

İnsanı yaratırken kontrolden çıkıp dünyayı yok etmesin diye de, yol gösterici insan donanımı uzmanı üstün vasıflı peygamberler ve insan donanımı ve yaşam felsefesini anlatan kutsal kitaplar göndermiştir. İnsanoğlunu da, yaptıkları kötülükler sebebiyle,  dünya dışı farklı bir boyutta cezalandırılacağı konusunda uyarmıştır.

Tarihin farklı dönemlerinde insanlar, gerek kutsal kitaplar gerek töreler gerekse kralların yazılı kanunları ile de benzer şekilde cezai yaptırımlarla uyarılmışlardır. Bunlara uymayanlar ise her dönemde cezalandırılmışlardır..

• Kutsal kitabımız Kuranı Kerim , ”kıyamet  ve cehenem‘’ açıklamaları

• İncil ve Tevrat’a yazan iyilik ve kötülük kısasları

• Mısır Uygarlığı ‘’Ölüler Kitabı‘’

• Babil Kralı Hammurabi’nin meşhur ‘’ HammurabiKanunları ‘’

• Büyük Türk Hakanı ‘’Bilge Kağan Yasaları‘’

• Anadolu’da bugün bile yaşayan aşiret ve aile töreleri gibi.

Kainat yaratıldığından beri iyilik ve kötülüğün savaşı hep var olmuştur. İlk kötülük kardeşi ‘’Habili’’ öldüren ‘’Kabil‘’ tarafından işlenmiştir.  Bugün dünyamızın sorununda iyiler ve kötüler arasındaki savaştır.

Yoksa yaşamakta olduğumuz zaman diliminde tüm canlıların ve dünyamızın doğal dengesi için hayati derecede önem arz eden ormanlarımızın vahşice yok edilmek istenmesi, ancak kötülük tarafında olanların yapacağı türden bir eylemdir.

İnanıyorum ki iyi insanlar, farkındalık ve şuurla kainatın yüce yaratıcısının kendileri için belirlediği ilahi programın farkına varıp, geçmişte çok yüksek uygarlık medeniyetleri oluşturmuş atalarının mirasını sahiplenerek dünyamızı ve doğal yaşamı korumayı başaracaklardır.

Geleceğimiz ve güzel yarınlar için buna mecburuz !

Coşkun Candan