İklim değişikliği ve küresel ısınmayla birlikte son yıllarda aşırı sıcaklara bağlı ciddi ölümler gerçekleştiğini söyleyen Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Galip Ekuklu, özellikle kronik rahatsızlığı olanlar, yaşlılar, hamileler ve bebeklerin 11.00-16.00 saatleri arasında aşırı sıcaklardan korunması gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye’nin bir süredir El Nino hava sisteminin etkisi altında olmasından dolayı adeta mevsimler iç içe geçmiş durumda. Hava sıcaklığının önümüzdeki günlerde mevsim normallerinin 4 ila 6 derece üzerine çıkması ve termometrelerin 40 dereceyi göstermesi bekleniyor. Hava sıcaklıklarının artacağı iller arasında Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da yer alıyor. Yapılan tahmine göre Edirne’nin 41 derecenin üzerine çıkması bekleniyor.
Yaşanan sağlık sorunlarının başında aşırı sıvı ve mineral kaybı geldiğini aktaran Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Galip Ekuklu, bu kayıplardan en kolay etkilenen risk gruplarının ise bebekler, çocuklar, hamileler ve yaşlılar olduğunu belirterek bu grupların daha dikkatli davranması gerektiğini söyledi.
“Sıcak çarpmasına dikkat”
Sıcak hava ve nemle birlikte sıcak çarpması, kas krampları, bulantı-kusma, kalp ritim bozuklukları, şuur kaybı, beyin ödemi, gıda zehirlenmeleri ve cilt yanıkları görülebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Ekuklu, “Aşırı sıcaklar insanların yaşamını tehdit edici boyuta gelebiliyor. Avrupa’da bu dönemlerde yaşanan aşırı sıcaklara bağlı olarak binlerce insan hayatını kaybetti. Aynısı bizim için de geçerli” dedi.
Aşırı ısı artışının neden olduğu bu tabloda kişide aşırı terleme, halsizlik, yorgunluk, baş dönmesi, bulantı, kusma, kas krampları, sinirlilik, belirtilerinin şuur kaybına kadar da gidebildiğini belirten Prof. Dr. Ekuklu, böyle durumlarda kişinin hemen bir uzmana başvurması gerektiğini aktardı.
Sıcak çarpması yaşayan kişinin hemen serin bir yere alınması gerektiğine değinen Ekuklu, eğer şuur kaybı gibi ağızdan beslenmeyi engelleyen bir durum yoksa sıvı-elektrolit kaybının giderilmesi amacıyla 1 litre suya 1 çay kaşığı tuz ve 1 çay kaşığı karbonat karıştırılarak kişiye içirilebildiğini ifade etti.
Yaz ayları ve sıcak havaların olduğu dönemde sıvı alımının artırılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ekuklu, Kronik hastalığı olanların sıcak havalarda güneş altında durmaması ve ilaçlarını düzenli kullanması gerektiğini belirtti.
“Beslenme, sıvı tüketimi ve kıyafet seçimine dikkat!”
Özellikle aşırı sıcaklarda özel bir engel yoksa günde 2 ya da iki buçuk litre sıvı tüketilmesinin önerildiğini aktaran Ekuklu, şapka, gözlük gibi birtakım koruyucularla güneşe maruz kalmanın azaltılabileceği gibi açık renkli ve bol kıyafetler giymenin de çok önemli olduğunu söyledi.
Beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğine de değinen Prof. Dr. Ekuklu, özellikle yaz aylarında mayonez ve yumurta türü kolayca bozulabilecek besinlerden uzak durulması gerektiğine dikkat çekti.
Sıcak çarpması gibi sorunlarla karşılaşıldığında, özellikle de şuur kaybı gibi ciddi durumlarda sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Ekuklu, özellikle belli yaş grubunun üzerindeki vatandaşların bunu dikkate almasını ve kronik rahatsızlığı olanların da ilaçlarını aksatmadan içmesi gerektiğini vurguladı.
Güneş ışınlarının en dik geldiği zamanlarda gölgede oturmak gerektiğini belirten Prof. Dr. Ekuklu, doğrudan güneşe maruz kalmanın cilt kanserine kadar götürebileceğini söyledi.Sıcak havadan şapka, gözlük ve şemsiye ile korunmaya çalışan vatandaşlar ise mecbur olmadıkça 11.00 ile 16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmaması gerektiğine değindi.
Vatandaşlardan Ebru Yılmaz, zorunlu olmadıkça dışarı çıkılmaması ve bol sıvı tüketilmesi gerektiğini belirtti. Antalya’dan Edirne’ye gezmeye gelen Cemal ve Eylem Ünal çifti; şemsiye, gözlük, şapka, güneş kremi ve su ile sıcaktan korunmaya çalıştıklarını söyledi.
Edirne’nin tarihi ve turistik noktalarını gezmek için Kocaeli’nden gelen Elif Aslan Yıldız, sıcak hava dolayısıyla çeşmede elini yüzünü yıkayarak ferahlamaya çalıştığını ifade etti.
(İHA)