Uçakla yolculuk yapanlar daha rahat bir ortam olması için farklı yöntemlere başvuruyorlar. Sonuçta saatlerce aynı yerde oturuyorsunuz ve bir süre sonra vücut rahatsız olduğunu size belli etmeye başlıyor. Kimi bacaklarını sağa sola doğru uzatmaya çalışıyor, kimi ara sıra kalkıp koridorda yürüyor. Bazı yolcular da ayakkabılar sıkmasın ve ayaklara olumsuz etki yapmasın diye bunları yolculuk boyunca çıkarmayı tercih ediyorlar. Ancak uzmanlar, bunun pek de akıllıca bir yöntem olmadığı uyarısında bulunuyorlar. Yolcuların ayakkabılarını çıkararak kendi sağlığını tehlikeye attığı belirtiliyor.
Mantar riski
Aslında uçakla yolculuk yaparken bu manzara ile sık sık karşılaşıyoruz. Yolcu ayakkabılarını çıkarıp evindeymiş gibi yere basıyor. Bazısı ayaklarını koltuğa çıkardığı da oluyor. Ancak uçak içinde ayakkabının çıkarılması durumunda ayaklarınıza bakteri ile temas etme riski bulunuyor. Bunun sonucunda ise mantar gibi bulaşıcı hastalıklara mağdur kalabilirsiniz. Bilindiği gibi ayaklarında veya tırnaklarında mantar sonucu yaşayanların temas ettiği yerlere bir başkası tarafından temas edilmesi durumunda bu diğer kişiye de geçebiliyor.
Çorap korumuyor
Bazı yolcular “Ben ayakkabılarımı çıkardım, ancak çorabım var. Bana bir şey olmaz” diye düşünüyorlar. Ancak uzmanlara göre her çorap sizi bulaşıcı hastalıktan korumuyor. Çoraba rağmen ayağınızda mantar oluşabilir. Yani uçak içinde çorapla yere temas etmeniz halinde de kendinizi tehlikeye atmış oluyorsunuz. Bir başka yanılgı da uçakların temizlendiği ve bu sebeple herhangi bir bakterinin kalmayacağı yönünde. Bu konuda da ne yazık ki gelen haberler pek sevindirici değil. Evet uçuş sonrası uçaklar genelde tenizleniyor ancak bu temizlik oldukça sınırlı. Yani şöyle bir üzerinden geçiliyor demek çok yanlış olmaz.
Bakteri kaynıyor
Yapılan incelemelerde bakterilerin sadece yerde değil, aslında yolcunun temas ettiği heryerde olduğunu gösteriyor. En çok bakteriye rastlanan yerler koltuk kollukları, açıp kapanabilen yemek masası, okuması için her yere bırakılan dergiler, hatta yolcunun uyumak için başını koyduğu pencere kenarları. Yani siz “Nasıl olsa temizleniyor” diye düşünebilirsiniz. Gerçekte durum çok farklı. Uzmanlar, uçakların ciddi şekilde, geniş kapsamlı temizlenmesinin ancak her 4 veya 6 haftada bir olduğuna dikkat çekiyorlar.
Başkalarını rahatsız ediyor
Uçak içinde ayakkabıları çıkarmanın tehlikelerinden bahsettik. Ancak bunun başka bir yönünü de gözardı etmemek gerekir. Bazı yolcular bunu yaparak diğer yolcuları rahatsız ediyorlar. Ne yazık ki herkes hijyen kurallarına uymuyor. Ayakkabıların çıkarılmasıyla etrafa istenmeyen kokular yayılabiliyor. Diğer yolcuları buna maruz bırakmaya kimsenin hakkı yok. Üstelik bazı yolcular işi biraz daha abartarak ayaklarını koltuk aralarına, yan koltuğa, koridora, hatta cam kenarına bile uzatıyor. Bu hem hijyen açısından hoş değil, hem de görüntü açısından.
Nelere dikkat etmek gerekir?
Bu bilgilerde yola çıkarak yolculara şu tavsiye ediliyor: Uçak içinde ayakkabılarınızı çıkarmayın. Bunun yerine yolculuk esnasında daha rahat ayakkabılar giyin. Yolculuk öncesi tedbir almak en mantıklısı. Rahat ve geniş spor ayakkabısı ile yolculuk yapmak her zaman daha avantajlıdır. Ayaklarınızı sıkan, dar ayakkabılar hem yolculuğu zorlaştıracaktır, hem de ayaklarınıza iyi gelmeyecektir. Ayrıca topuklu ayakkabı tercih etek de mantıklı değil. Herhangi bir tehlike anında hareket etmenizi zorlaştırabilir. Ayrıca yanınızda ağır bagaj varsa taşırken de zorluk çekebilirsiniz.
Spor ayakkabısı
Eğer yanınızda spor ayakkabısı getirdiyseniz ve bunları uçak içinde değiştirmeyi düşünüyorsanız, mümkün olduğunca yere temas etmeyin. Bu şekilde herhangi bir bulaşıcı hastalığa karşı kendinizi korumuş olursunuz. Oturduğunuz alanda temas ettiğiniz yerleri temizleyin, dezenfekte edin. Bunun için yanınızda ufak dezenfekte ilaçları getirebilirsiniz. Özellikle koltuk kolluklarını ve masayı temizleyin. Bu alandaki bakteri sayısı oldukça fazla. Yapılan bazı ölçümlere göre bu bölgelerdeki bakteri oranı, tuvaletten bile daha fazla olabiliyor. Yani yolcu yolculuk boyunca tam bir bakteri yuvasında saatlerce beklemek zorunda. Yemek yemeden önce mutlaka ellerinizi yıkayın. Size verilen “Islak mendille” silmek çok yetersiz kalıyor. Ellerin mutlaka suyla ve sabunla temizlenmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde bakterilerden kurtulmuş oluyorsunuz.
Nerelere dokunduğunuzu düşünün
Dokunduğunuz yerlerde bakteri olabileceğini unutmayın. Bu sebeple ellerinizi ağzınıza götürmeyin. Şunu düşünmekte fayda var; siz yemek yemeden önce nerelere dokundunuz? Evden çıktıktan sonra yaptıklarınızı bir hatırlayın. Evin kapı koluna, bavullara, toplu ulaşım araçlarında farklı yerlere, pasaporta veya kimliğe, havalimanında kapı kollarına, oturaklara, uçağa binerken geçtiğiniz diğer koltuk başlarına, oturduğunuz yerdeki koltuk kollarına, karşınızdaki masaya, önünüze bırakılan dergilere veya uçuş kartlarına, cam kenarında oturuyorsanız camı açıp kapatma koluna. Tüm bu alanlara dokunduğunuzu ve buralardan ellerinize mikrop bulaştığını unutmayın. Eğer ellerinizi yıkamadan yemek yerseniz bu mikropları da yemiş olacaksınız. Bu da farklı hastalıklara yol açabilir.
Çocukları unutmayın
Bu arada alınması gereken hijyen önlemleri tüm yolcular için geçerli. Örneğin çocuğunuzu doyurmadan önce de ellerinizi yıkayın. Bazı kişiler kendi ellerini yıkıyor ancak çocuklarınkini unuyor. Çocukları da bu yönde eğitmek ve kurallara uymalarını sağlamak gerekiyor.
Su tankları temizleniyor mu?
Uçaklarla ilgili yapılan bir başka uyarı çay ve kahve içmeyle alakalı. Bazı uzmanlar, uçakların su tankının yeteri kadar temizlenmediği uyarısında bulunuyorlar. Bu konuda elbette havayolu şirketleri arasında farklılıklar var. Bazıları bu işi ciddiye alıp temizleme işine önem veriyor. Ancak bu durumun her havayolu için geçerli olduğunu söylemek mümkün değil. Eksik temizlik sebebiyle su tanklarında da bakteri oluşabileceği ve içme suyuna olumsuz etki yapabileceği belirtiliyor.
Çay ve kahve
Yani siz uçak içinde çay veya kahve içtiğinizde aslında bu suyu da tüketmiş oluyorsunuz. Çünkü kabin personeli bu tür içecekleri genelde su tankındaki suyla hazırlıyorlar. Yapılan bazı incelemelere göre kahve ve çay gibi içeceklerde de bakteriye rastlandı. Bu sebeple bu tür ürünlerin tüketilmemesi tavsiye ediliyor.
Bütün bu olumsuz bilgilere rağmen uçaklarda herhangi bir temizlik yapılmıyor demek de yanlış olur. Elbette yapılıyor. Ancak bu zaman zaman yetersiz kalıyor demek daha doğru olur. Yolcuların endişe duyduğu bir başka konu da ikram edilen ve satılan yemek ürünleri ile ilgili. Bu konuda yapılan incelemelerde herhangi bir riske rastlanmadı. Uçuştan kısa süre önce hazırlanan ürünlerin hijyen kurallarına uygun şekilde ambalajlandığı belirtiliyor. Yani yolcuların bu konuda endişe duymasına gerek yok.
Terminal binası riskli
Bu arada hijyen konusunda sadece uçak içinde değil, havalimanındaki terminal binalarında da dikkatli olmakta fayda var. Çünkü bu alanlar günde yüzbinlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Dünyanın dört bir yanından insanlar geliyor ve bu binalarda zaman geçiriyorlar. Kimisi hasta olabilir, kimisi bakteri taşıyabilir. Bu sebeple oturdukları, yemek yedikleri, hatta yatıp uzandıkları yerlerde tedbirli davranmakta fayda var. Örneğin bir yemek masasına düşen gıda ürünlerini artık yememek gerekir.
Çünkü sizden önce o masaya çok sayıda kişi oturduğunu unutmayın. Masaların üzerinde de çok sayıda bakteri olma ihtimali oldukça yüksek. Aynı şekilde çocuklarınıza da bu kuralları tembih edin. Yemek konusunda bir başka tehlikeli alan da yemeklerin servis edildiği tabletler. Bunların üzerine genelde bir kağıt seriliyor ve yemekler bunun üzerinde müşteriye veriliyor. Gıda ürünlerinin tabletle direkt temas etmemesine de özen gösterin. Çünkü bunların da bakteri yuvası olma ihtimali yüksek.
(A)
Haberlerimizi izinsiz kullananlara duyurudur: Turizmavrupa.net sitesinde yayınlanan haberleri bizden izin almadan kendi sitelerinde kullanan veya Youtube video kanallarında okuyanlar bir süredir kayıt altına alınıyor. İster yurtdışında olsun, ister Türkiye’de fark etmiyor. Yapılan suçtur. Bunun yasal takibi yapılacaktır. Emek hırsızlığına kesinlikle izin verilmeyecektir. Saygıyla duyurulur