Uçakla yolculuk yapmanın keyifli olduğu kadar sinir bozan yönleri de var. Örneğin terminal binasında uçağa biniş kapısını düşünün. Kapının uçağa giriş için açıldığı anonsu yapılmadan sıraya girip dakikalarca ayakta bekleyen yolculara rastlıyoruz. Bunlar yeri geliyor yarım saat, belki de daha uzun bir süre burada bekliyorlar. Amaçları uçağa ilk girenlerden olmak. Bu manzara belki de bazılarımıza garip geliyor. Hatta sinir bozucu olabiliyor. Oturarak bekleyen yolcular “Aceleniz ne, sonuçta o uçağa biz de bineceğiz. Yerimiz de belli. Ha önce girmişsin, ha son ne fark edecek? Bu kadar süre ayakta beklemeye ve yorulmaya değer mi? diye tepki gösteriyorlar.
İlginizi çekebilir: Uçakta kemer takma krizi
Neden önce girmek istiyorsunuz?
Oturarak bekleyenler elbette haklı. Ancak bir de ayakta sırada bekleyenlerin görüşünü almak gerekir. Onlar da şu cevabı veriyorlar: “Uçağa ilk girenlerden olmanın şöyle bir avantajı var: Koltukların üzerindeki bagaj kısımları hemen doluyor. Son girenler yerlerine ulaştıklarında genelde üstteki alanlar dolmuş oluyor. El bagajını koyacak yer bulamıyor. Oturduğu yerin üstünde yer olmayınca mecburen daha ön veya arka sıralardaki boş kutuları kullanmak zorunda oluyor. Bir eşyası lazım olduğunda ise sürekli öne veya arkaya gitmek zorunda kalıyor. Ayrıca uçaktan inerken de kargaşa olduğundan eşyasına ulaşması zorlaşıyor. Halbuki uçağa ilk binenlerin böyle bir sorunu olmuyor. Onlar koltuklarının üstündeki alanlara eşyalarını rahatlıkla koyabiliyorlar. Bu önemli bir avantaj.”
Neden acele ediyorsun?
Bu açıdan bakıldığında çok da haksız değiller. Bir de uçak yere iner inmez, henüz “kemeri açabilirsin” sinyal lambaları yanmadan ayağa kalkan yolcular var mesela. Uçak yavaş yavaş terminal binasına ilerlerken hemen ayağa fırlayan ve kapıya doğru yönelen bu kişiler de tepki çekiyor. Oturarak uçağın kapısının açılmasını bekleyenler bu durumu şöyle eleştiriyorlar: “Kardeşim acelen ne? Bu uçaktan sen de ineceksin, ben de? İlk inene ödül vermiyorlar ki? Dakikalarca elinde eşyalarla ayakta bekliyorsun. Yorulup boşu boşuna stres yaşıyorsun. Uçağın kapısının açılması geciktiğinde bu vaziyette 15-20 dakika bekleyenler bile oluyor. Buna değer mi?”
Amaç kuyruğa yakalanmamak
İlk ayağa kalkıp uçaktan inmek için sıra bekleyenler ise kendisini şu cümlelerle savunuyor: “Öncelikle 3-4 saat süren uçuş sırasında ayaklarımız ve bacaklarımız uyuşuyor. Bu sebeple bir an önce ayağa kalkmak ve dikilmek, hatta biraz ileriye doğru yürümek iyi geliyor. Bu sağlık açısından da önemli ve insan rahatlıyor. Elbette ayakta dakikalarca beklemek iyi değil. Ancak bizim asıl amacımız bir an önce uçaktan inmek ve pasaport sırasına girmek. Pasaport sırasında sona kaldığınız zaman zaman kaybı oluyor. Bazen önümüzde evraklarında sorun çıkan yolcu olabiliyor. Örneğin vizeyle ülkeye girmek isteyen yolcularda bu çok sık yaşanıyor. Bu yolcunun işlem süresi uzadıkça uzuyor. Bu durumda da dakikalarca pasaport kuyruğunda ayakta bekliyorsun. Bu da oldukça yorucu bir durum. Bu sorunu yaşamamak için bir an önce uçaktan inip pasaport kontrol noktalarında kuyruk oluşmadan alanı geçmek istiyoruz.”
(A)
YASAL UYARI
Haberlerimizi izinsiz kullananlara duyurudur: Turizmavrupa.net sitesinde yayınlanan haberleri bizden izin almadan kendi sitelerinde kullanan veya Youtube video kanallarında okuyanlar bir süredir kayıt altına alınıyor. İster yurtdışında olsun, ister Türkiye’de fark etmiyor. Yapılan suçtur. Bunun yasal takibi yapılacaktır. Emek hırsızlığına kesinlikle izin verilmeyecektir. Saygıyla duyurulur