“Türkiye’ye kadar dayanırım” diyen soyuluyor

Avrupa’dan Türkiye’ye karayolundan seyahat eden vatandaşlarımız ancak yorucu bir seyahatten sonra vatan topraklarına ulaşıyor. Dikkat edilmemesi durumunda yolda istenmeyen olaylarla karşılaşmak mümkün. Sürücüler açısından en dikkat edilmesi gereken durum güvenlik. Çünkü özellikle dinlenme tesisleri ve benzin istasyonlarında soygun ve gasp olayları yaşanıyor. Sayı geçtiğimiz yıllarda azalsa da her sene Sılayolu sezonunda “Aracım soyuldu” haberleri alıyoruz. Sürücülerin göz ardı etmemesi gereken bir gerçek de bu tür olayların ne yazık ki Türkiye’de de yaşanması.

Mola vermeye bile korkuyorlar

Gurbetçiler genellikle transit geçtikleri ülkelerde soyulma endişesi yaşıyorlar. Avrupa’da yaşadığı ülkeden yola çıkan ve yolculuk sırasında birçok ülkeden geçen vatandaşlarımız “Yabancı ülkede durup dinlenirsem başıma birşey gelir. Soyulabilirim” diye düşünüyorlar. Bu sebeple de „Türkiye’ye kadar dayanırım” düşüncesiyle geçtikleri ülkelerde mümkün olduğunca az mola veriyorlar. Mola verseler bile gerektiği şekilde dinlenmiyorlar. Uzmanlar, sık sık mola verip belirli aralıklarla en az 2 iki saat uyumayı tavsiye ediyor. Ancak ne yazık ki bazı sürücüler bırakın uyumayı, doğru dürüst mola bile vermiyorlar.

Türkiye’ye girer girmez

“Acaba başımıza bir olay gelir mi? Hırsızların hedefi olur muyum?” diye endişe duyanlar, „Türkiye’ye kadar dayanabilirim. Vatan toprağına girer girmez kenara çekip uyurum” diyorlar. Ancak sorun tam da burada yaşanıyor. Geçtiğimiz yıllarda bunun sık sık örnekleri yaşandı. Bu şekilde hareket eden ve örneğin Edirne’deki herhangi bir benzin istasyonunda durup uykuya dalan aileler soyguncuların hedefi haline geldi.

Yol kenarında uyuyan bile var

Üzücü olan şu: Sürücüler transit geçtikleri ülkelerde dinlenmeyip hem kendilerini hem de başkalarını tehlikeye atıyorlar. Çünkü birçok ölümcül trafik kazası uykusuzluktan meydana geliyor. Sürücü direksiyon başında anlık uykuya dalıyor ve aracının hakimiyetini kaybediyor. Ardından da araç ya yoldan çıkıyor veya başka bir araca çarpıyor. Bir şekilde Türkiye’ye vardıklarında ise o kadar yorgun oluyorlar ki, müsait bir benzin istasyonu aramaya bile halleri olmuyor. Artık dayanamayacak halde oldukları için yol kenarında durup uykuya dalıyorlar.

Kapıkule’den hemen sonra

Son yılardaki bu gereksiz alışkanlığı soyguncular da biliyor. Bazı şoförlerin dinlenmeden ve uyumadan sınır kapısından geçtiğini ve ardından hemen uyumak için bir yer aradıklarının farkındalar. Bu sebeple özellikle Kapıkule gibi sınır kapısından sonra bekleyen soyguncular var. Bunlar araçları gözetliyor ve yol boyunca devriye geziyorlar. Bir araç yol kenarına yanaşıp park ettiğinde ise uzaktan izlemeye başlıyorlar. Bu durum çok fazla aracın olmadığı benzin istasyonları için de geçerli.

Hepsi uyumamalı

Bir başka sıkıntıda da araçtaki herkesin aynı anda uykuya dalması. Sık sık „Araçta herkes aynı anda uyumasın. En az bir kişi nöbette beklesin” diye uyarılar yapılıyor. Ancak ne yazık ki aileler hala bu kurala uymuyor. „İçimiz geçmiş. Hepimiz uyumuşuz” diyen aileler uyandıklarında araçlarının soyulduğunu fark ediyorlar. Yani siz bu şekilde davranarak aslında soyguncuların işini kolaylaştırıyorsunuz. Soyguncular gözetledikleri araçlara yaklaşıp içinde olup bitene bakıyorlar. Eğer herkesin uyuduğunu görürlerse harekete geçiyorlar.

Cam kırılıyor

Kötü niyetli kişilerin farklı taktikleri var. Örneğin kendi araçlarını yakında bir yere park edip hazırda bekletiyorlar. Bir kişi etrafı gözetliyor ve direksiyon başında hazırda bekliyor. Bir diğeri soyulacak olan araca yaklaşıp genelde yan camını kırıyor. Elini içeri atıp etrafta duran çantayı alıp kaçıyorlar. Çantalarda genelde para, altın, banka kartı, kredi kartı, pasaport ve kimlik olduğunu biliyorlar. Seyahat edenlerin kötü bir alışkanlığı da bütün değerli eşyaları bir yere koymaları oluyor. Yani hırsız çantayı götürünce bütün değerli eşyalar da gitmiş oluyor.

Her şey bir anda oluyor

Aslında bu tür çantaların orta yerde bırakılmaması, dışardan görünmeyecek bir yere konması gerekiyor. Ancak yolcular bu kurala pek uymuyorlar. Soyguncunun dışardan gözüne kestirebileceği yere bırakıyor ve adeta davetiye çıkarıyorlar. Soygunu gerçekleştirdikten sonra hızlı bir şekilde kendi araçlarına binen kimliği belirsiz kişiler, hızla olay yerinden uzaklaşıyorlar. Soyulan gurbetçiler olayın şokuyla ne olduğunu anlayana kadar iş bitmiş oluyor. Siz aracınızdan inseniz bile bu kişileri yakalamanız pek mümkün olmuyor. Zaten peşlerinden gitseniz bile bu çok tehlikeli de olabilir.

Zarar veriyorlar

Ayrıca soygunlar peşlerinden gidilmemesi için önceden tedbir de alıyorlar. Bunun için soygun gerçekleşmeden önce gurbetçinin araç lastiklerine zarar veriliyor ve havası indiriliyor. Yani siz takip etmeye kalksanız bile fazla ilerleyemiyorsunuz. Son yıllarda yaşanan olaylara bakıldığında Kapıkule sonrası bu tarz çok fazla soygun olayının yaşandığını görüyoruz. „Kendi vatanımda birşey olmaz. Ne olursa yabancı ülkede olur“ diye düşünenler ne yazık ki Türkiye’de istenmeyen olaylar yaşıyorlar.

Ne yapmak gerekir?

Gurbetçilerin bu tür olaylar yaşamaması için mutlaka önem alması gerekiyor. Geçtiğiniz ülkelerde durup dinlenmeniz gerekiyor. Örneğin Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan veya Macaristan gibi ülkelerde bu tür olaylara daha az rastlanıyor. Önemli olan yolcuların tedbir alması. Bunun için şu noktalara dikkat edin:

Issız yerlerde durmayın. Mutlaka benzin istasyonu veya dinlenme tesislerini tercih edin. Bunu yaparken de orada başka araçların olduğundan emin olun. Kalabalık tesisleri seçin

Mola verdiğinizde ve araçta uyuduğunuzda en az bir yetişkin uyumasın ve nöbette beklesin. Önce sürücü dinlensin, daha sonra diğerleri.

Özel eşyalarınızı tuttuğunuz çantaları ortada bırakmayın. Bunlar aracın dışından bakıldığında görülmemeli.

En mantıklısı araçta değil, kapalı otoparkı bulunan bir otelde uyumak. İlla otoban üzerinde mola vermek zorunda değilsiniz. Yol boyunca kaliteli oteller bulun ve geceyi burada geçirin. Aracınızın çalınmasından korkmayın. Eğer otel kapalı, kameralı ve güvenlik elemanı bulunan bir otoparkı varsa güvenli demektir.

Türkiye’ye vardığınızda tedbirleri elden bırakmayın. Yurtdışındaki olumsuz gelişmeler Türkiye’de de yaşanabilir. Yukarıda sıraladığımız önlemleri burada da alın.

Dinlenme tesisi ve benzin istasyonlarında park halindeyken etrafınızda olup bitenleri gözetleyin. Şüpheli araç veya kişiler fark ettiğinizde oradan ayrılın.

Mümkün olduğunca başka araçların yakınına park edin. Herkesten uzak, ıssız yerlere park etmek pek mantıklı değil.

Bazı ailelerde anne ve baba uyurken örneğin çocuğu nöbette bırakıyor. Bu da yanlış. Çocuklar yaklaşan tehlikeyi fark edemezler.

Yaşanan bir soygun sonrası kendinizi tehlikeye atmayın. Bu tür kişilerin yanında silah olabilir. Hiçbir eşya sizin canınızdan daha önemli olamaz. Bu sebeple soygunların peşinden gidip hakkınızı aramak yerine polisi arayın ve yardım isteyin. Siz güvenlik güçlerine soygunla alakalı bilgileri verin. Gerisini onlar hallederler. Örneğin soygunu gerçekleştiren aracın plakasını almayı unutmayın. Ayrıca soyguncuları mümkün olduğunca fazla bilgiyle tarif etmeye çalışın. Eğer polisin gelmesi sürecekse bu bilgileri hemen bir kağıda not edin. Güvenlik güçleri geldiğinde ise bunları polise verin.

Yolculuk esnasında sorun yaşamak istemiyorsanız mola vereceğiniz yerleri önceden belirleyin. Hangi otelde kalacaksanız, hangi benzin istasyonu veya dinlenme tesisinde mola verecekseniz bunu önceden araştırıp belirleyin. Özellikle ilk kez karayolundan uzun bir yolculuk yapacakların dikkatli olması ve bu tavsiyelere uymasında fayda var. Eğer çevrenizde deneyimsiz Sıla yolu sürücüleri varsa bunlara yardımcı olun ve yol gösterin.

(A)