Türkiye’de otomobil altın gibi yatırıma dönüştü
Covid-19 pandemisinin neden olduğu chip krizi, lojistik sorunları ve Asya’daki kapanmalar otomotiv sektörünü etkilemeye devam ediyor. Türkiye’de bu sorunlar nedeniyle satılık otomobil bulunamıyor. Bir otomobil satın almak isteyenler en az 3-4 ay sıra beklemek zorunda kalıyor.
İkinci el, yani kullanılmış otomobillerin fiyatı da hem yüksek enflasyon hem de otomobil bulunamadığı için her ay yükseliyor. Ocak-Haziran döneminde döviz kurlarında yüzde 20 civarında artış olurken enflasyon yüzde 40 civarında arttı. Otomobil fiyatlarındaki artış da o enflasyon kadar yükseldi.
Bu nedenle fiyatlar daha da yükselmeden önce bir otomobil satın almak ve satın alınan otomobili bekletip daha sonra satmak bir yatırım aracı olarak görülmeye başlandı.
HER 10 KİŞİDEN 3’Ü YATIRIM AMAÇLI ALIYOR
Otomotiv sektörü hakkında değerlendirmeler yapan 2plan İcra Kurulu Başkanı Orhan Ülgür, özellikle bu dönemde yatırımcıların otomobili bir fırsata dönüştürdüğünü ifade ederek, “Son 3-6 aylık döneme baktığımızda alımların yüzde 70’inin bir süre sonra satmayı düşünen, yatırım amaçlı alanlar olduğunu söyleyebiliriz. Geriye kalan yüzde 30’luk bölüm ise ihtiyaçtan dolayı otomobil almakta. Aynı zamanda yüzde 30’luk kısım ihtiyaç olarak otomobil alırken bir yandan da bunu yatırım aracı olarak da görüyor. Bunu aldıkları otomobillerden anlayabiliyoruz çünkü donanım özellikleri kolay satılmaya uygun niteliklere sahip otomobilleri tercih etmeye önem veriyorlar. Sıfır araçlarda yaşanan bulunurluk problemi ikinci elin hızlanmasına yol açarken ilk 6 ayda, geçen yıla göre yaklaşık yüzde 30 oranında büyüme olduğunu ifade edebiliriz. Yılın ilk 6 ayında sıfır araç pazarı geçen yıla kıyasla yüzde 10 daralırken bayrama yaklaştığımız dönemde hem sıfır hem ikinci el pazarı hareketlendi” dedi.
10 YAŞIN ÜZERİNDE ARAÇ İÇİN EN AZ 15 BİN TL GELİR LAZIM
Farklı ve kompleks sebeplerle artan fiyatlarla birlikte günümüz koşullarında araç almanın zorlaştığını da belirten Ülgür, “10 yaşın üzerinde ikinci el bir aracın ortalama 200-220 bin TL civarında bir fiyatı bulunuyor. Şu anda böyle bir araç almak isteyen bir kişinin, taksitleri düşürmek adına 48 aylık bir krediyi, bulabilirse minimum koşulda yaklaşık yüzde 2’lik bir oranla aldığını düşündüğümüzde bile, 70 bin TL civarında peşinatı verdikten sonra aylık 5 bin 500 TL civarında bir kredi ödemesi gerekiyor. Bu kişinin temel ihtiyaçlarını karşıladığı koşulları da hesap edersek, en az 14-15 bin TL geliri olması gerekir ki bu krediyi ödeyebilsin. Ancak şunu da söylemek gerekir ki araç satın almak isteyen kişinin, varsa kendi aracını pahalıya satması, uygun koşullu krediyi bulması ve alacağı aracı ucuza alması gibi tüm değişkenleri kendi lehine bir araya getirmesi çok zor görünüyor. Bu yüzden araç alacak kişi, belirlediği bazı kriterleri karşılayan uygun aracı bulabiliyorsa, çok fazla beklemeden o aracı almalı çünkü bu, sonraki dönemde daha da zorlaşacak” dedi.
Güner Kızıl