Fiziksel aktivite ve egzersiz konusunda aktif bir tutum içinde yaşamlarını sürdürenlerin birçok bedensel, mental, metabolik ve psikolojik hastalıktan uzak yaşadıklarına dikkat çeken uzmanlar, yaşam kalitelerini arttırmak isteyenlere spor alışkanlığını tüm hayata yaymalarını öneriyor. Sportif aktivitelerin hem kadın hem de erkeklerde yaşam kalitesini arttırdığını ifade eden Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Spor Sağlık Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Uzm. Dr. Onur Oral, “Her yaş döneminde seçilecek uygun fiziksel aktivitelerle ve enerji tüketiminin geliştirilmesine paralel olarak vücut kompozisyonu en uygun düzeyde koruyabilmek mümkün olabilmektedir. Bu nedenle, her yaşta ama özellikle orta ve ileri yaşlarda daha iyi yaşam kalitesi için fiziksel aktivite seviyesinin üst düzeyde tutulması sağlıklı bir yaşam için gerekli bir alışkanlık olarak hayata geçirilmelidir” dedi.
Sağlığı tehdit eden metabolik sorunlar arasında, kalp ve damar hastalıkları en sık rastlanan problemler olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Oral, “Sedanter” yani hareketsiz yaşamın ve buna bağlı olarak sıkça görülen aşırı kilo ve obezite nedeniyle kadınlarda kalp hastalıklarının görülme sıklığının artma eğilimini ile baş etmenin yolunun da spordan geçtiğini belirtiyor: “Bu sorunla baş edebilmek için son yıllarda kadınlar fizik aktiviteye daha çok zaman ayırmaktadır. Kalp hastalığının en belli başlı risk faktörleri olan artmış kan kolesterol seviyelerini düşürebilmek ve fazla kilolarından kurtulabilmek için spora daha yoğun ilgi göstermeleri çok yerinde bir tercihtir.”
“Egzersiz osteoporoz riskini azaltıyor”
Egzersizin kadın sağlığı üzerinde olumlu katkı verdiği bir diğer kronik hastalığın da osteoporoz (kemik erimesi) olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Oral, “Genel tanımıyla kemik erimesi olarak da adlandırılan osteoporoz, en sık görülen kemik hastalığı olmakla birlikte yaşam süresinin uzaması ile her geçen gün daha da önem kazanan bir sağlık problemi haline geliyor. Dünya Sağlık Örgütü istatistiklerine göre menopoz sonrası kadınların yüzde 30’dan fazlasında, düşük kemik kütlesi ve mikro yapısındaki anatomik bozulmalar nedeniyle, kemik kütlesindeki azalmaya bağlı kemikler daha kırılgan bir hale geliyor. Osteoporoz oluşma riskini azaltmak amacıyla düzenli beslenme, yeterli kalsiyum alınımı ile birlikte düzenli fiziksel aktivite kemik kütlesindeki kayıplar azaltılabiliyor. Sporcu kadınların ilerleyen yaşlarda kemik erimesine yakalanma riskinin düşüklüğü ve spor yapan kadınlardaki kemik yoğunluğu yapmayanlara oranla daha fazla olması, egzersizin kadınların ilerleyen yaşlarda osteoporoza yakalanma riskini azaltmasıyla beraber semptomların iyileştirilmesi, fonksiyonel kayıpların giderilmesini sağlamak adına çok gerekli olduğu gerçeğini ortaya koyuyor” dedi.
(BY)
Kaynak:Ege Ajans
Haberleri kaçırmamak için sayfamızı takip edin: www.facebook.com/turizmavrupa