Sılayolu’nda “Bu kadar da olmaz” dedirten olaylar
Türkiye’ye otomobille yolculuk keyifli de olabilir, büyük bir eziyete de dönüşebilir. Bazı gurbetçilerin yaptıkları hatalar “Bu kadar da olmaz” dedirtiyor ancak ne yazık ki bu tür durumlara neredeyse her gün rastlıyoruz. Size Sılayolu deneyimi az olan vatandaşlarımızın başına gelen bazı olaylardan örnekler sunmak istiyoruz. Bu hatalar başkalarına ders olmalı:
Sınır kapısına vardıklarında fark ediyorlar
Son dönemde bir kaç ailenin başına geldi: Yola çıktıktan sonra aracın evraklarını yanlarına almadıklarını fark ediyorlar. Bu durumda tek yapacakları şey ya geri dönmek ya da arkadan gelen bir başka sürücüden evrakları getirmesini rica etmek. Yolculuk tam bir eziyete dönüşüyor.
Bazı aileler yola çıkmadan pasaport veya AB kimliği gibi önemli evraklarını kontrol etmiyorlar. Bu evrakların süresinin geçtiğini ilk sınır kapısında fark ediyorlar. Sınırdan geçemediklerinde ise geri dönüp en yakın Türk Dış temsilciliğine gidip yeni evrak çıkarmak zorunda kalıyorlar.
Bazı ailelerde ise sürücü sadece kendi evraklarını kontrol ediyor. Diğer aile fertleri veya çocukların evraklarına göz atmıyor. Yolculuk esnasında aile fertlerinden birinde evrak süresinin geçtiği fark ediliyor ve ne yazık ki sınır geçişinde yine sorun yaşanıyor.
Yanına pasaport veya kimlik almadan yola çıkanlara da rastlanıyor. Bu kişiler de yolda gereksiz yere zaman kaybediyorlar. Ya yeni evrak çıkartmak zorunda kalıyorlar, ya da orijinal evrakların bir şekilde kendilerine ulaştırılmasını bekliyorlar.
Sırf yolda para harcamamak için evde yapılan ve çabuk bozulabilecek yemekleri yanına alan bazı aileler, havaların da sıcak olmasıyla sağlık sorunları yaşıyor. Bu geçmişte bir çok kez yaşandı. Bozulan yemekleri ailecek yiyenler yola devam edemeyip hastaneye kaldırılmak zorunda kalıyorlar.
Sırf yolda biraz durup dinlenmemek için (Bu zaman kaybı olarak görülüyor) yanına çok sayıda enerji içeceği alan bazı sürücüler hastanelik oluyor. Ardı ardına içilen bu içecekler bazı kişilerde sağlık sorunlarına yol açıyor. Geçmişte bir çok kez fenalaşanlar ve hastanede tedavi edilenler oldu.
“Yolu kısaltacağım” diye daha önce hiç geçmediği ve otoyol olmayan yan yollara sapanlar, ya yolunu kaybediyor ve tekrar ana yola gelebilmek için uzun zaman harcıyor ya da bozuk yollarda aracına zarar veriyor.
Bazı aileler yanlarına aldıkları bütün önemli eşyaları (Altın, para, kredi kartı, pasaport kimlik, cep telefonu) bir el çantasına koyuyor ve bunu da herkesin görebileceği şekilde aracın içinde bırakıyor. Hırsızlar çantayı kapıp kaçtığında aile hem seyahat evraklarından hem de para ve değerli eşyalarından oluyor. Bu olay ne yazık ki her sene yaşanıyor.
(A)