Avusturya’da hastalandığı için rapor alan ve son raporlu gününde tatile giden bir kadın işten kovuldu. Bunun üzerine işvereninden davacı oldu. Mahkemeler bakın kimi haklı buldu…
Herkesin başına benzer bir olay gelmiştir: „Bu tarihte izine ayrılmak istiyorum“ dersiniz fakat işveren size genellikle başka bir tarih önerir ve bütün planlarınız alt üst olur. Avusturya’da da bir kadın çalışan benzer bir manzara ile karşılaştı, hasta raporu aldı ve planladığı tarihte memleketi Sırbistan’a doğru yola koyuldu. Ancak yolculuğu ortaya çıkınca işten kovuldu. Olay daha sonra mahkemeye taşınırken hakimler farklı farklı kararlar aldılar. Kimi kadını haklı bulurken, kimi işverenin yaptığının yerinde bir karar olduğunu bildirdi. Son sözü ise Yarğıtay söyledi ve kadını haksız buldu.
Olay şöyle gelişti:
Kadın çalısan 25 Mayıs’ta izine ayrılmak istediğini işverenine bildirdi. Fakat işveren işlerin yoğunluğu nedeniyle buna onay vermedi ve bir gün sonrasını önerdi. Bunun üzerine kadın 23 Mayıs ile 25 Mayıs arası boğazında iltihab olduğu gerekçesiyle rapor aldı ve antibiyotik tedavisine başladı. Doktoru kendisine dinlenmesini tavsiye etti ve zaman zaman dışarıya çıkıp hareket etmesine izin verdi. Ancak kadın son raporlu gününde kocası ile birlikte Sırbistan’a doğru yola koyuldu. Aracı kocası kullanırken beklenmedik bir olay yaşandı ve işveren kadını cep telefonundan aradı. İşveren „Bizi sabit hattan geri arayın“ talebinde bulununca kadın bunun mümkün olmadığını, kendisinin Sırbistan’a doğru yolda olduğunu itiraf etmek zorunda kaldı. Bunun üzerine kadın işten kovuldu.
Kadın raporlu da olsa kendisini iyi hissettiğini ve yolculuk yapmasının engel olmayacağını savunarak işverene karşı hukuki yollara başvurdu. Viyana Eyalet Mahkemesi işvereni haklı buldu. Yüksek Eyalet Mahkemesi ise „Doktor otomobille yolculuğu yasaklamamış“ gerekçesiyle kadını haklı bulunca dava yargıtaya taşındı.
Yarğıtay ise „8 Ob A47/14s“ nolu kararda kadının işine son verilmesinin yerinde bir karar olduğunu bildirdi. Mahkeme „Doktor söylemese de hasta bir çalışanın uzun ve yorucu bir otomobil yolculuğuna çıkılmayacağını bilmesi gerekirdi“ görüşünü savundu.