Geride bıraktığımız yaz sezonunda yurtdışında yaşayan yüzbinlerce vatandaşımız Türkiye’nin yolunu tuttu. Bir yılın memleket hasretini gideren gurbetçiler, okul tatillerinin sonra ermesiyle yaşadıkları ülkelere geri döndüler. Bazıları birkaç haftalığına, bazıları da daha uzun süre Türkiye’de kaldılar ve para harcadılar. Sonradan değerlendirmede bulunan vatandaşlar “Bizi Türkiye’de kazıklıyorlar, esnaf gurbetçi olduğumuzu anlayınca yüksek fiyat söylüyor” diye tepki gösteriyorlar.
Turizmavrupa.net sayfamızda “Gurbetçi olduğumuzu çok mu belli ediyoruz?” başlıklı daha önceki haberimizde bazı vatandaşlarımızın alışveriş sırasında yaptığı hatalardan bahsetmiştik. Haberi buradan okuyabilirsiniz.
50 TL’lik ürün 200 TL oluyor
Örneğin, alışveriş sırasında konuşurken yabancı kelimeler kullanmak, giydiklerimiz ve davranışlarımız çok önemli. Esnaf bütün bu detaylardan yurtdışından geldiğimizi anlıyor ve ne yazık ki bazıları gerçekten de hoş olmayan bir şekilde 50 TL olan bir ürünün fiyatını 150-200 TL yapıyor. Sonradan pazarlık yapılsa bile yurtdışından gelenin cebinden daha fazla para çıkmış oluyor. Elbette bu eleştirilmesi gereken bir durum. Sonuçta esnafın yaptığı dürüstçe değil. Elbette dürüst esnaf da var. Yani bu konuyu değerlendirirken bir genelleme yapmamak gerekir. Ancak biraz da hatayı kendimizde aramız gerekiyor.
Eleştiride bulunmak gurbetçilerin hakkı. Sonuçta haksızlığa uğruyorlar. Ancak biz bu konuda birkaç tavsiyede bulunmak istiyoruz. Alışveriş esnasında şu detaylara dikkat edersek, esnaf yurtdışından geldiğimizi anlamaz:
Fiyatı hemen Euro’ya çeviriyorlar
Bazı vatandaşlarımız alışveriş sırasında söylenen fiyatı hemen Euro’ya çeviriyorlar. Tabii ki bunu yapmaları doğru. Ancak bazıları bunu ne yazık ki sesli olarak yapıyor. Yani siz hesaplamayı sesli olarak yapınca karşıdaki turist olduğunuzu anlıyor. Bu sebeple bu tür kur hesaplamaları mümkünse gizlice yapılmalı. Kimisi hesabı iyi olmadığı için cep telefonunu çıkarıp hesap makinesi yardımı ile bunu yapıyor. Tabii ki bu da esnaf için önemli bir ipucu. Bazısı ise tedbiri iyice elden bırakıyor ve dükkan çalışanına, “Bu kaç Euro yapıyor” diye soruyor. Bu da yapılacak en önemli hatalardan. Alışverişe çıkmadan önce kafanızda kabaca bir sınır belirleyin. 1 Euro 30 TL ise, o zaman 10 Euro 300 TL, 100 Euro ise 3000 TL anlamına geldiğinden daima bu şablonu aklınıza getirin. Bu şekilde size söylenen TL miktarının kaç Euro anlamına geldiğini daha kolay hesaplayabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Gurbetçiler “Türkiye çok rahat”
Plakadan anlıyorlar
Gurbetçilerin yaptığı en önemli hatalardan biri de yabancı plakalı araçlarıyla alışverişe çıkmaları oluyor. Nereye giderlerse gitsinler, istedikleri kadar konuşmalarına veya giyimlerine dikkat etsinler, plaka sebebiyle yine yurtdışından geldiklerini belli ediyorlar. Bu sebeple bizim tavsiyemiz, eğer imkânınız varsa kendi aracınızla alışverişe çıkmayın, eğer buna mecbursanız o zaman aracınızı alışveriş yapacağınız dükkanın önüne park etmeyin. Esnafa “Ben turistim” diye reklam yapmanın bir anlamı yok.
İnternette araştırma yapın
Alışverişte en önemlisi daha önceden yapılan piyasa araştırmasıdır. Bir ürünü satın almadan önce Google gibi arama motorlarını kullanarak ürünün internetteki fiyatına bakın. Ürünün adını ve arkasına fiyat yazdığınız zaman hemen karşınıza birçok örnek çıkacaktır. Örneğin bir ayakkabı satın alacaksanız ve bunun internet fiyatının 1000 TL olduğunu biliyorsanız, kimsenin size bu ürünü 3000 TL’ye satmasına izin vermezsiniz.
(A)
YASAL UYARI
Haberlerimizi izinsiz kullananlara duyurudur: Turizmavrupa.net sitesinde yayınlanan haberleri bizden izin almadan kendi sitelerinde kullanan veya Youtube video kanallarında okuyanlar bir süredir kayıt altına alınıyor. İster yurtdışında olsun, ister Türkiye’de fark etmiyor. Yapılan suçtur. Bunun yasal takibi yapılacaktır. Emek hırsızlığına kesinlikle izin verilmeyecektir. Saygıyla duyurulur