Ne çelik kapı, ne güvenlik kamerası, hırsızlar yine de bir yolunu bulup evlere giriyor. Evinizi hırsızlardan korumanın en basit ve en ucuz yolu ne? Detaylar haberde…
Evlerimizde hırsızların ağzını sulandıracak az-çok para eden eşya veya altın-para bulunabilir. Eskiden kapılara, pencerelere akşamları kilit dahi vurulmazken, ne yazık ki şimdilerde sadece kapılara çelik, pencerelere demir, ses ve harekete duyarlı son sistem teknolojilerle tedbirler alıyoruz.
En sağlam çelik kapılar bile dakikalar içinde açılabiliyor, ortalığı ayağa kaldıran alarm sistemleri yoğun köpükle kapatılıp susturuluyor ve hd kameralar kar maskeleri veya sprey boyalarla iş görmez hale getiriliyor. Eldiven taktıklarından parmak izi de olmadığından, bu kişiler kolayca bulunamıyorlar.
Evde kimse yokken geldiklerinde şükrediyoruz, evdeyken girdiklerinde ya sersemletici sprey sıkıp işlerini yapıyorlar ya da fazla riske girmeden ilk buldukları yükte hafif değerli eşyaları veya parayı alıp toz oluyorlar.
Pek gündeme gelmese de sadece İstanbul’da yılda on binlerce hırsızlık olayı yaşanıyor. Bazen hırsızlıkla başlayan olay cinayetle de sonuçlanabiliyor. Bu sebeple her şeyi polisten, jandarmadan beklemek yerine bizde çok basit bir yöntemle, böyle bir hırsızlık olayının ilk raundunu kazanabiliriz. Şöyle ki;
Evlerde bulundurulan altın eşyalar genelde bilezik ve küçük veya gram altınlardan oluşuyor. Girin arama motoruna en çok kullanılan modellerden 8-10 tane imitasyon sahte altın bilezik alın. Yanına da 20-25 tane küçük veya gram altın alın, tabi onlarda sahte olacak. Gerçek altın olsalar neye sararsanız veya ne içine koyarsanız onun içine koyun ve yatak odanızda ilk bakılabilecek bir yere sokuşturun.
Eve giren hırsızlar ilk onları bulacak ve büyük bir keyifle başka bir şey aramadan oradan acele ile uzaklaşacaklardır. İşte bu aşamada ilk raundu aldınız ve belayı defettiniz. Bu aşamadan sonra evde değerli bir eşya bırakmayın, siz yine de yeni bir sipariş verip sahte altınları yerine koyun. Tekrar intikam için gelirler mi diye merak etmeyin gelmezler. Yani inşallah gelmezler.
Yazar: Barbaros Alayoğlu
- Haberleri kaçırmamak için sayfamızı takip edin: www.facebook.com/turizmavrupa